Yayınlanma: 17 Haziran 2025 14:21
Güncellenme: 17 Haziran 2025 17:03
Küresel piyasalarda artan jeopolitik riskler, yüksek enflasyon ve belirsiz para politikaları, yatırımcıları yeniden güvenli limanlara yönlendirdi. Bu süreçte altın, tarihsel olarak güvenilirliğini korusa da, taşıma, saklama ve likidite gibi sınırlamalar, yatırımcıların alternatiflere yönelmesine neden oldu.
Altın fiyatlarındaki yükseliş, bazı şirket hisselerinde doğrudan pozitif etki yaratıyor. Bu hisseler, hem değer koruma hem de büyüme fırsatı sağlayabiliyor:
Barrick Gold (GOLD) – Küresel ölçekte altın üretiminin liderlerinden.
Newmont Corporation (NEM) – Sürdürülebilir madencilikte öncü.
Franco-Nevada (FNV) – Telif geliri (royalty) modeliyle düşük riskli kazanç sunuyor.
Altın talebinin artması, bu firmaların da operasyonel kârlılığını artırıyor.
Altın arama ve çıkarma faaliyetleri arttıkça bu alanda faaliyet gösteren şirketlerin de değeri yükseliyor.
Altına alternatif yatırım fırsatları da dikkat çekiyor. Özellikle enflasyona dayanıklı sektörler, portföylerde denge sağlayabiliyor:
ExxonMobil (XOM)
Chevron (CVX)
Yüksek enflasyon dönemlerinde güçlü bilanço ve nakit akışı ile öne çıkıyorlar.
Coca-Cola (KO)
Johnson & Johnson (JNJ)
Procter & Gamble (PG)
Kriz dönemlerinde bile tüketim ve sağlık sektöründeki istikrarlarıyla dikkat çekiyorlar.
Invesco DB Commodity Index ETF (DBC)
iShares S&P GSCI Commodity-Indexed Trust (GSG)
Altına benzer hareket eden bu sepet fonlar, yatırımcıya çeşitlilik sunar.
Altına bağlı hisseler, klasik altın yatırımının sınırlamalarını ortadan kaldırarak hem riskten korunma hem büyüme potansiyeli sunuyor. Ayrıca enerji, savunma ve emtia ETF’leri gibi altına alternatif yatırım araçları, portföy çeşitliliği ve sürdürülebilir kazanç için mantıklı tercihler arasında yer alıyor.